Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl
Bizlere kutlu olsun
Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl
Sizlere mutlu olsun

Eski yıl sona erdi
Yepyeni bir yıl geldi
Bu yıl olsun mutlu bir yıl
Bu yıl olsun hey hey

Bu şarkıyı niye yazdım, bilmiyorum. Aklıma gelince yazayım dedim 😊

E o zaman yılbaşı filmleri (yeni yıl filmleri) önermeye başlıyorum. Büyük ihtimalle bildiğiniz filmleri önereceğim. Zaten bilinmeyen film önereceğim diye bir iddiam yok. Daha çok sevdiğim yılbaşı filmleri bir arada dursun istiyorum. Ayrıca belki bilseniz de izlemedikleriniz vardır ya da belki bilmedikleriniz de vardır… Herkes her filmi ezbere biliyor diye bir şey yok sonuçta. Her neyse sevdiğim yılbaşı filmlerini sizinle de paylaşmak istedim. Belki sizin için de güzel bir öneri olur. Ama benim için güzel ve anlamlı bir liste olacağı kesin. Ne izlesem diye düşündüğümde bu listeyi açar, öyle karar veririm ❤

BAŞLAYALIM BAKALIM

1. Bridget Jones’s Diary

Aslında tam olarak yılbaşı filmi sayılır mı bilmiyorum. Yılbaşına giriş ile başlıyor gerçi. Canım Mark Darcy’ciğimin kazağını nasıl unutabilirim… Ve tabii ki Bridget’in yeni yıl kararları 😊 Sanırım yılbaşı filmi sayılır. Evet, şu an kesinlikle yılbaşı filmi sayılacağına karar verdim ve Colin Firth aşkımdan dolayı (bunun ne kadar büyük bir aşk olduğunu tahmin bile edemezsiniz…) ilk sıraya koyuyorum. Çok severim Bridget Jones serisini. Gerçi Bridget Jones benim için 2 filmden oluşuyor. 3. film de hadi neyse de… Şimdi yeni bir tane daha çekiyorlarmış galiba ve Colin yokmuş. Ne yapayım ben öyle Bridget Jones’u… İlk 2 filmi muhteşemdir, sonrası gereksiz. Neyse ilk filmini yılbaşı filmi olarak kesinlikle öneriyorum. İlk filmini izledikten sonra ikinci filmi de ardından izlenir bence.

2. Love Actually

Colin Firth demişken Love Actually de önereyim dedim. Bu filmi yaklaşık 10 sene önce izlediğimde nefret etmiştim, geçen gün tekrar izledim ve âşık oldum. 10 sene önceki ben bu filmden neden nefret etmiştim acaba? Neden sevmemiştim, bilmiyorum. Abartıldığını düşündüğümü hatırlıyorum. Ama hayır, kesinlikle abartılmıyor.

Mesajları o kadar güzel ki. Dilimiz ne olursa olsun, hangi ırktan olursak olalım tek bir dilde birleşiyoruz hepimiz aslında. O da SEVGİ. Ve bu film de bunu muhteşem bir şekilde anlatıyor. 10 sene önce duygusuz bir robottum belli ki. Ama geçenlerde hüngür hüngür ağlamama sebep olmuştur bu film. Tabii ki yılbaşı filmi denilince ilk akla gelenlerden.

3. While You Were Sleeping

Ben bu filmi de çok seviyorum. Beni aşırı mutlu ediyor ve bence bu film de aşkı, sevgiyi çok güzel anlatıyor. Sırf dış görünüşünü beğeniyorsunuz diye birini sevemezsiniz. Hoşlanabilirsiniz ama sevemezsiniz. O kişiyi tanımıyorsanız sadece dış görünüşünü biliyorsanız, karakterini hayalinizdeki kişiye uygun şekillendiriyorsunuz ve âşık olduğunuzu sanıyorsunuz. Ama aşk tabii ki böyle bir şey değil. Aşkın birini tanıyarak gerçekleştiğine inandığımdan bu filmi çok severim. Ve aile de o kadar sıcak o kadar tatlı bir aileydi ki… Bir taraf aile özlemi çeker ama diğer tarafın çok güzel bir ailesi vardır ve aile özlemi çeken tarafın bu diğer tarafa âşık olmasıyla çok tatlı bir ailesi olur ya… Ben o olayı da çok seviyorum. Bir taraf, diğer taraf tanımlaması kafa karıştırmış olabilir ama anladınız siz beni 😊 Hem güzel bir yılbaşı filmi hem de çok güzel bir aşk, aile filmi bence.

4. The Holiday

Aa bakın bu film de çok güzeldir. Evlerini değiştirerek aşkı bulan iki kızımızın hikayesi var bu filmde. Cameron Diaz ile Kate Winslet başrolde. Cameron çok güzel bir kadın bu arada. Kendisini izlemeyi aşırı seviyorum. Neyse bu iki kadın evlerini değiştirince aşkı bularak hayatlarını güzelleştiriyor. Yılbaşı odaklı bir film tabii ki. Çok tatlı bir enerjisi var. İnsanı mutlu ediyor. İzlemediyseniz izleyin. İzlediyseniz tekrar izleyin. Ben öyle yapacağım çünkü 😀

5. Elf

Ben bu filmi izlerken o kadar çok güldüm ki… Deli gibi kahkaha attığım sahneleri var. Kuzey Kutbu’nda büyüyen ve elf olduğunu sanan Buddy insan olduğunu öğrenip ailesini bulmaya karar veriyor ve olaylar gelişiyor. Muhteşem bir filmdir. İzlemeyen çok şey kaybeder, o kadar söylüyorum.

6. Home Alone

Hepimizin klasiği olan Home Alone serisini önermemem şaka mı 😀 Kimsenin aklına bir yılbaşı filmi gelmese bile mutlaka bu seri gelir ve ben 6. Sıraya koyduğuma inanamıyorum…

Bu seriyi zaten hepimiz birbirimize öneriyoruzdur bence. Ben en sevdiğim iki sahneyi yazacağım.

Birincisi paten repliğinin geçtiği sahne.

-Sevdiğim erkek beni sevmekten vazgeçti ve bu kalbimi kırdı. Bir daha sevilme şansı hiç yakalayamadım. Ve onlardan kaçtım, insanlara güvenmekten vazgeçtim. Kalbimin yeniden kırılmasından korkuyordum. Bazen bir insana güvenirsin ve işler yolunda gitmediğinde seni unuturlar. Birine yeniden güvenirsem kalbimin yeniden kırılmasından korkuyorum.

+Bunu anlıyorum. Eskiden çok güzel bir çift patenim vardı. Giyersem onları bozacağımı düşünüyordum. Bu yüzden kutudan çıkarmadım. Ama ne oldu biliyor musun? Sonunda küçük kaldılar, onları dışarıda hiç giyemedim. Sadece odamda birkaç kez giydim.

– Bir insanın kalbi patenlerden çok farklıdır.

+ Bence ikisi aynı şey. Eğer kalbini kullanmazsan, kırılmamış olmasının anlamı ne? Sadece kendine saklarsan, sonunda patenlerim gibi olur ve ihtiyacın olduğunda hiçbir işe yaramaz.

Repliği okurken bile gözlerimin dolması normal mi…

Bir de yine ikinci filmde Kevin’ın yılbaşı ağacının önünde dua ettiği bir sahne var. Artık annesiyle kavuşmak istiyor ve o sırada annesi geliyor. Tam duygulandığım sırada Kevin “Tanrım bu çok hızlı oldu!” diyor ve ben çok gülüyorum. Biz bir şey için dua ederken bazen o şey çoktan gerçekleşmeye başlamış oluyor aslında. Kevin’ın annesinin onu bulması gibi. Bu sahne de benim en sevdiğim sahnelerinden biri. Buzz’ı bile sevdiğini söylemesi ise takdire şayan. İkinci filmini birinci filminden daha çok seviyorum ve 6. Sırada önerdiğim için özür diliyorum. Ama sıralamayı da değiştiremeyeceğim şimdi…

7. Groundhog Day

Bunu da çok yanlış bir sıraya koydum bence de neyse…

Yılbaşı demek aynı zamanda umut etmek demek. Hep yeni başlangıçlar yapacağımızı düşündüğümüz zaman dilimidir yılbaşı ama o iş öyle yürümez. Yani sırf yeni bir yıla giriyoruz diye yeni başlangıç yapmayız. Ama bir güne sıkışsanız ve ertesi güne yeni bir siz olmadan geçemeseniz o yeni başlangıçları yapmak zorunda kalırsınız. Bu film de bunun en güzel örneği.

Bir günü kaç farklı şekilde yaşayabilirsiniz?

Phil aynı günü o kadar farklı şekilde yaşıyor ki insan ister istemez kendi günlerini sorguluyor ve anın değerini daha iyi anlıyor. Her gününü daha anlamlı geçirmek istiyor.

Yeni başlangıçlar yapmak istediğinizde (dolayısıyla yeni yılda) izleyebileceğiniz en güzel filmlerden biridir. Sonra benzerlerini çok yaptılar ama hiçbiri bir Groundhog Day değil tabii ki.

Velhasıl, yeni başlangıçlar deyince aklıma bu film gelir. Çok çok severim. Aynı zamanda kaderi en güzel şekilde anlatan filmlerden biridir benim için. Sıcak çikolatanızı alın, battaniyenin altına girin ve bu filmi açıp hayatınıza huzur katın efenim!

8. The Polar Express

Ah canım Kutup Ekspresi… Bu filmi sinemada izlemiştim ve o kadar çok sevmiştim ki. Sinemadan çok mutlu çıktığımı hatırlıyorum. Eskiden ne güzel animasyon filmleri yapıyorlarmış… Geçenlerde kardeşimle yeniden izledik ve yine çok duygulandım. Mesajları gerçekten çok güzel. Animasyon filmi deyip geçmemek gerek. Aileyle izlenebilecek muhteşem bir film bence. Tabii ki de öneriyorum 😊

“Görmek inanmaktır. Ama bazen dünyadaki en gerçek şeyler göremediklerimizdir.”

9. Jingle All the Way

Türkçe’ye Babam Söz Verdi olarak çevrilen bu film de muhteşem bir filmdir. Gerçi ben bu filmin adını hep unutuyorum. Bizim ailede de bu filmin adı Turbo Man’dir 😀

Konusunu yazayım hemen.

Noel arifesinde oğluna çocukların en çok istediği oyuncağı (TURBO MAN!) alabilmek için diğer babalara karşı yarışmak zorunda kalan bir babanın yaşadığı komik maceraları anlatan bir film. Başrolünde Arnold Schwarzenegger yer alıyor ve sizi hem güldürüp hem de duygulandırıyor.

Bayağı eski bir film. 1996 yapımı. Eskiden televizyonda verirlerdi. Zaten eskiden bir sürü yılbaşı filmini verirlerdi ama artık maalesef yılbaşı filmlerinden bile mahrum kalmış vaziyetteyiz. Her neyse onlar vermiyorsa siz açın izleyin. İzleyeceğinize pişman olmayacağınız muhteşem bir filmdir.

10. Jack Frost

Bu da 1998 yapımı bir film.

Konusu şu.

Sık sık seyahat eden bir müzisyen olan Jack Frost, oğlu Charlie ile yeterince ilgilenemiyor. Charlie ise babası ile daha çok zaman geçirmek istiyor. Yine seyahate çıktığı bir sırada geçirdiği trafik kazası sonucu Jack hayatını kaybediyor. Babasının vefatı Charlie için büyük bir yıkım oluyor. Babasını çok özleyen Charlie, Noel günü evinin bahçesinde bir kardan adam yapıyor. Kardan adama babasının kıyafetlerini giydiren Charlie, Noel gecesi babasının geri dönmesini diliyor. Ertesi gün uyandığında ise Charlie’yi büyük bir sürpriz bekliyor. Evet, Jack Frost kardan adam olarak bir süreliğine geri dönüyor. Çok duygusal bir film bence. Çok da güzel bir film tabii ki. Hayatımız sonsuza kadar sürecekmiş gibi yaşıyoruz ama o iş öyle değil işte. Anın kıymetini bilmek temalı bir yılbaşı filmi izlemek istiyorsanız mutlaka Jack Frost’u izleyin diyorum.

11. The Princess Switch

Evet, sıra geldi sevdiğim Netflix filmlerine.

Bu serinin ilk iki filmini çok seviyorum. Ama özellikle ilk filmini çok seviyorum. Yer değiştirmeli filmler çok tatlı oluyor bence. Vanessa Hudgens’ı izlemeyi de sevdiğimden yılbaşında izlemeyi sevdiğim Netflix filmlerindendir. İlkini mutlaka izlerim ama ikincisiyle üçüncüsünü izlemesem de olur. Ha izlenir mi? İzlenir tabii. Ama ilk filminin yeri başkadır. İnsanı mutlu eden filmlerden.

Bu tarz filmler için eleştirel yorumlar da okuyorum. Hep aynı tarz filmler çekiliyor gibi yorumlar… Bence bu tarz eleştiriler çok saçma. Ben bu tarz filmleri milyonlarca kez çekseler de izlerim mesela. Yeter ki kaliteli bir şekilde çeksinler. Bu konular klasiktir ve insanı mutlu eder. Ayrıca kimsenin size özgün içerik sunma gibi bir vaadi de yok. Yılbaşı filmleri insanları mutlu etme vaadine sahiptir genelde ve bu seri de bu vaadi yerine getiriyor kesinlikle.

12. The Knight Before Christmas

Bu da Vanessa Hudgens filmi. Ben bunu The Princess Switch’ten daha çok seviyor olabilirim aslında. Büyük ihtimalle The Princess Switch’ten daha çok izledim. Bunu 11. sırada gibi de düşünebilirsiniz o yüzden 🙂

Çok eğlenceli bir film. Esas erkeğimizin zamanda yolculuk yapmasıyla olaylar gelişiyor. Ben Amerikan filmlerinin aşkı doğru düzgün işleyememesinden yakınırım ama bu filmde aşkı hissediyorum ve çok iyi geliyor. Çok güzel seven bir erkek karakterimiz var bu filmde. Çok da sevimli. Tam bir Noel filmi bence. Her sene izlediğim klasik Noel filmlerinden.

13. A Christmas Prince

Noel Prensi serisi The Princess Switch serisinden daha iyi aslında. Seri olarak bunu daha çok seviyorum ama tek film olarak düşündüğümüzde kıl payı da olsa The Princess Switch önde sanırım. Fakat tabii ki ikisi de aşırı keyifli. Yılbaşı mutluluğu diye bir şey varsa -ki var- bu filmler bu mutluluğu tam anlamıyla taşıyor ve yayıyor. Kraliyet filmlerini seviyorsanız ve aynı zamanda yılbaşı temalı bir film arıyorsanız doğru adrestesiniz!

14. A Royal Winter

Aşkım Bir Prens adıyla Türkçe’ye çevrilen bu film kraliyet ve yılbaşı temalı bir film. Kızımız Avrupa seyahati sırasında hem aşkı hem de prensi buluyor. Bu da tatlı bir film. Birkaç sene önce sinema kanalında denk gelmiştim ve sevmiştim. Ama sanırım Netflix’te yok. Netflix filmi değil zaten. 2017 yapımı tatlı bir film. İzlenir bence. Çerezlik.

15. The Christmas Chronicles

Bu film de çocuklarla izlenebilecek çok güzel bir film. Gizlice Noel Baba’nın kızağına binen iki kardeşin macera dolu yolculuğunu anlatıyor. Netflix filmi ve çok eğlenceli. Seri olarak da öneriyorum kesinlikle. Çoluk çocukla keyifli vakit geçirmek için birebir.

16. A Boy Called Christmas

Evet, yine Netflix filmi. Ve evet yine çoluk çocuk cümbür cemaat izleyebileceğiniz bir film.

Nikolas adında bir çocuk Elf Diyarı’nı bulmak için yola çıkan babasının peşine takılır ve doludizgin bir maceraya atılır. Hem inancın önemini vurgulayan hem de insanı duygulandırıp mutlu eden tatlı bir Noel filmi. Ben bunu da çok sevmiştim. Fazlasıyla duygusal bir film bence. Hem duygulanayım hem de Noel filmi izleyeyim diyorsanız öneririm.

17. The Holiday Calender

Bu da tatlı bir Noel filmi. Arkadaşların aşka evrilen hikayesini anlatıyor. Bazen çok da aramaya gerek yok, hayatınızın aşkı yanı başınızdadır diyor bu film. Eğlenceli ve tatlı bir film. İzlenir.

18. It’s A Wonderful Life

Bence herkesin en azından bir defa bu filmi izlemesi gerekiyor. İzlerken sıkılacaksınız ama bittiğinde “Çok güzeldi.” diyeceksiniz.

Sıkılacak olmanızın sebebi 1946 yapımı olması. Eski zamanlarda çekildiği için biraz uzatılmış gibi hissediyorsunuz. Ana fikir çok iyi ama daha efektif şekilde anlatılabilirdi diye düşünüyorsunuz. Fakat dediğim gibi 1946 yılında çekilmiş bu film. Oldukça normal böyle düşündürtmesi.

Hemen konusunu yazayım. İflas etmiş çaresiz bir iş adamının, intiharın eşiğindeyken karşısına çıkan bir melek tarafından, kendisinin hiç yaşamamış olduğu bir dünyanın neye benzeyeceğinin gösterilmesi, bunun sonucunda da iş adamının aslında farkına varmadan dünyayı olumlu yönde değiştirecek birçok şey yapmış olduğunu anlaması, yani “Şahane Bir Hayat” yaşamış olduğunu farkına varması anlatılıyor. Ana fikir gerçekten de muhteşem ama konuya biraz geç giriyormuş gibi hissetme ihtimaliniz yüksek.

Yine de muhteşem bir filmdir. Klasiktir. İzlemediyseniz izlemeniz gerekmektedir 😊

19. When Harry Met Sally

Klasik deyince bu filmi anmazsak olmaz. Eski filmlerin o güzel enerjisi vardır bu filmde. Klasik dediysek 1946 yapımı değil tabii ki. 1989 yapımı. E kabul edelim bu da oldukça eski. Tabii ki bir klasik. Ve Meg Ryan… Kendisine hayranım!

Hemen o muhteşem repliği bırakıyorum. Sırf bu replik için bile izlenir.

“Hava 20 dereceyken üşümeni seviyorum. Bir buçuk saatte sandviç sipariş etmeni seviyorum. Deliymişim gibi bakarken kaşını kıvırmanı seviyorum. Seninle beraber olunca giysime parfümünün sinmesini seviyorum. Ve gece yatmadan önce konuştuğum en son insan olmanı seviyorum. Ve yalnız olduğum için veya yılbaşı akşamı olduğu için değil. Çünkü hayatının geri kalanını bir başkasıyla geçirmek istediğini fark edince hayatının geri kalanının bir an önce başlamasını istiyorsun.”

20. The Family Man

Son sırada olmayı hak etmeyen bir film aslında. Benim çok severek izlediğim bir filmdir. Çünkü bu tarz konuları çok severim.

Hemen konusunu yazayım da ne tarz konulardan bahsediyorum, aydınlanalım.

Oldukça başarılı ve bekar bir iş adamı olan Jack Campbell yeni yıla günler kala gerçekleşen bir takım garip olaylar sonrası kendisini 13 sene önce ayrıldığı kız arkadaşının kocası ve 2 çocuk babası olarak bulur. Ve bu durum onun birçok şeyi sorgulamasına sebep olur.

Başka ihtimalleri yaşadığımız filmleri çok seviyorum. Bu film bu yüzden benim için ayrı bir yerdedir. Farklı seçimler, farklı ihtimaller, bambaşka hayatlar… Bunları izlemesi çok zevkli oluyor.

Bu da aileyle izlenebilecek sımsıcak bir film.

Evet, şimdilik listem bunlardan ibaret. Aklıma gelen olursa ya da yeni bir şey izlersem ekleme yapacağım. Keyifli seyirler diliyor ve yeni yılınızın çok güzel geçmesini diliyorum!

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Travesti Eskort ,Pasif Travesti,istanbul Travesti, Beşiktaş Travesti, silivri Travesti, Halkali Travesti, Tuzla Travesti, Halkali Travesti, istanbul Travesti, istanbul Escort, Beylikdüzü Escort, Avcılar Escort, Gebze Escort, Üniversiteli Escort,balıketli Escort,zenci Escort,dominant Escort,Rus Escort,Rus Escortistanbul Escort, Beylikdüzü Escort, Avcılar Escort, Gebze Escort, Üniversiteli Escort,balıketli Escort,zenci Escort,dominant Escort,Rus Escort,Rus Escortankara eskort,ankara escort